Bir Kurban: Naomi; Cellat:Oryantalizm
- rizakati

- 16 Eki 2022
- 2 dakikada okunur
Edebiyat Sohbetleri:
Naomi (J.TANİZAKİ)
Tanzer Güller anlatıyor:

-Maymunun teki o.
-Maymun mu? Bak bu iyi işte. Tamam tamam bir maymun o. O suratla asla bir batılı gibi olamayacak. Bir kere her tarafında Japon, hatta katıksız Japon yazıyor o kadının.”
Bu satırları size Japon yazar Tanizaki’nin “Naomi” adlı kitabının 98. sayfasından okudum.

Yayıncımız “Jaguar Yayınları”, basım yılı 2013, çevirmenimiz İlker Özünlü. Karakterimiz Naomi; çok ibretlik ve çarpıcı ve romanın bir bölümünden bahsettiğim, muhatabına “maymun o suratla asla bir batılı gibi olamayacak, her tarafı Japon, hatta katıksız Japon” diyebilecek kadar Japon kültürünü reddeden ve kendi kimliğinden utanan bir kadın. Bu diyalogdan da anlaşılacağı üzere kitap bir oryantalizm eleştirisi. Oryantalizm ne idi? Kabataslak, geçtiğimiz gün bir kitap tanıtımında bahsetmiştik; mamafih, vahşi Batının size ne yapıp yapamayacağınızı, nerede olup olamayacağınızı, neyi yapıp neyi yapamayacağınızı ve en önemlisi de sizden adam olmaz klişesini beynimizin içine yerleştiren bir bilim dalı. Daha fazla detay için tabii ki Edward Said’in 1978 yılında yayınlanan” Oryantalizm” adlı kitabı.
Karakterimiz Naomi, Tokyo’nun bir kenar mahallesinde yaşıyor; yoksul bir ailenin, kalabalık bir ailenin on üç-on dört yaşlarında bir kızı ve yardımcı olarak bir kafede çalışırken romancının erkek kardeşi Joji onu görüyor ve beğeniyor. Ve ondan bir leydi yaratmak üzere ailesinden istiyor. “Ona yardım olsun, ona şefkat olsun, topluma bir değer katalım” diye ailesinden istiyor. Tabii ki, ailesi kalabalık olduğundan bir boğaz eksilecek; eksilelim diye veriyorlar Joji mühendis, kızdan 15 yaş büyük; Naomi bu ilişki boyunca ergenlikten yetişkinliğe geçerken serpiliyor, çok güzel bir kadın oluyor. Dolayısıyla da Joji ona sırılsıklam aşık oluyor Fakat bu Naomi o yoksunluk ve yoksulluğun verdiği hasretle Batı’nın hayat tarzını benimsiyor ve bütün yaşamını batılı hayat üzerine kuruyor. Yemeklerden ev dekorasyonuna, ev dekorasyonundan dansa, eğlenceye kadar tamamen Japon kültürünü reddedip, Batı kültüründe yaşıyor. Tabii ki bu da Joji’nin bütçesinde derin yaralar açıyor. Bu ilişki nereye varacak ve bu oryantalizmin sonucu ne olacak? kitabın sonunda zaten siz bunu göreceksiniz.
Bu kitap özellikle genç kızlar ve erkekler tarafından, evlilik çağında olan insanlar tarafından çok dikkatle okunmalı. Kitap Oryantalizmin ülkemizde açtığı derin yaraların sonucunun bizi etkilememesi için gerekli tedbirleri almamızı ve kendi kültürümüze yabancı olmayan eğitim seviyesi bize eşit bir bireyle ilişki kurmamızı veya evlenmemizi bize tavsiye ediyor. Kitabın orijinal adı “Bir Budala’nın Aşkı”. Yani yazar Tanizaki ben bir yanlışı yazıyorum. Siz bu yanlışı yapmayın diyor. Aslında bu kitap oryantalizmin çok değişik, çarpıcı örneklerini de veriyor. Jojii Naomi’ye bir ev tutmak isterken Naomi “asla bir Japon kültürüne göre değil batı kültürüne göre bir ev tutacaksın Japon kültürüne göre bir eve ben dayanamam oturamam” diyor ve başka bir sahnede de, dans sahnesinde bir kadın bir batılı erkekle dans ederken arkadaşı soruyor. “Niye onu reddetmedin? Hani istemiyordun onunla dans etmek” diyor. “Ama” diyor “batılı o reddedilemez”. Çok çarpıcı örnekler var. Dolayısıyla ben bu hatayı yaptım siz bu yapmayın diye bize tavsiyede bulunuyor Tanizaki.
Ama kitabın adı ne “Naomi” olmalıydı; ne de” Bir budalanın aşkı”. Bana göre kitabın adı “Oryantalizm’in kurbanı Naomi” olmalıydı. Kitap bir kahve içimi süresinde okunacak, kolay okunacak; 265 sayfadan oluşuyor. Sizi güzel ve ders alıcı bir okuma bekliyor; iyi okumalar diliyorum.






Yorumlar