top of page

Varolmanın Anlamı

  • Yazarın fotoğrafı: rizakati
    rizakati
  • 5 May 2021
  • 2 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 26 May 2021


Pilot, kendini tanıma yolunda, araştırma yapan insandır.

ree

Küçük Prens'i ben Gazi Eğitim’de iken okumuştum. Simyacı gibi bunu da o gün için küçümsemiş, atfedilen şöhreti abartılı bulmuştum. 6 yıl önce çevirisini yaparken kitabın özüne vakıf oldum ve Simyacı’da olduğu gibi peşin hükümlülüğüme hayıflandım. Okumayı, okurken düşünmeyi sevenlere önerim şudur: Kitabı okuyup beğenirlerse, hatta kitabı beğenmez ya da okumaya değer bulmazlarsa bile, vakit ayırıp aşağıda yazıyı okurlarsa kitabı okumuş kadar künhüne vakıf olurlar ve içindeki hazineyi keşfederler. Yazı biraz uzun; üç bölüm halinde yayınlayacağım. Varlığın kaynağı, anlamı ve nedeni üzerine düşünmeyi sevenler, felsefe kelimesinden korkmayıp, ilk bölümü biraz okusunlar, merak ederler, ya da kendilerine ait bir şey bulurlarsa devam etsinler; yoksa bıraksınlar. Deniz yıldızı öyküsünde olduğu gibi bir kişi bile sonuna kadar okuyabilirse yazı görevini yapmış demektir.

Sevgiyle ve bilgiyle kalın


ree

ALINTI

KÜÇÜK PRENS VE FELSEFE

Saint-Exupéry’nin Küçük Prens kitabı 316 farklı dil ve lehçeye tercüme edilmiş ve 27 bölümden oluşmuştur. Her bölümde anlatılan olaylar, ilişkiler, düşünceler, kitabın «dostluk yoluyla yenilen yalnızlık» olan ana temasını değişik biçimlerde işlemektedir. Küçük Prens’in daha iyi insan olma yolunda bize öğrettiği değerler: sevgi, sadakat, bağlılık, dostluk, söz verme, sorumluluk, şefkat, saflık, masumiyet, güven, alçak gönüllülük ve hoşgörüdür. Konular bu erdemler etrafında gelişir. Okuyan kişiyi hayatın anlamını sorgulamaya, aramaya ve düşünmeye yönlendirir. Küçük Prens kitapta, kendi gezegeninde üç volkanı olan, gezegendeki kötü otları söken ve güneşin batışını izleyen biri olarak tarif edilir.

Küçük Prens, kendini tanıma yolculuğuna atılmış insanın sembolüdür. Zor zamanlarda ortaya çıkan “içsel insandır”, hayatta iyi nedir, kötü nedir diye soran, acı çeken ve bu acının sebebini arayan, merak eden, öğrenmek isteyen herkestir. Sokrates gibi herkese sorular sorar, zaten sürekli soru sormak, buna karşılık pek seyrek yanıt almak kitapta görülen özelliklerden biridir. Anlamsız dünyalarda yaşayan yalnız karakterlere, varoluşsal boşluklarının üzüntüsü ile yaşayan insanların gezegenlerine seyahat eder. Uğradığı her bir gezegende tek bir yetişkin yaşamaktadır. Onları tanımak, uğraşlarını öğrenmek için onlara sorular sorar. Gezegenden gezegene yaptığı yolculuk kendi içine yönelttiği bir bakıştır. Bu gezegenlerin her birinde oturan yetişkinlerin birbirinden değişik uğraşları vardır ancak hemen hepsinde görünen ortak özellik kendilerine dönüklük ve yalnızlıktır.

Sembollerle dolu olan Saint-Exupéry’nin anlattığı hikâye, dostluk ve hayatın anlamı hakkında bir kıssadır. İçinde görünen tüm karakterler, belirli insan ve zihniyet türlerini temsil eder:

Çiçek; sevilen kişi;

Tilki; gerçek dost ve bilge danışman;

Susuzluğu gidermek için hap satan kişi; tüketici zihniyeti,

Fenerci; görev adamı;

Kral; sevgi yoksunluğu, despotluk;

İş adamı; içsel fakirliğini mülkiyet ve kibirle gideren insan.

Öykünün anlatıcısı olan pilot, yetişkin bir insandır ama içindeki çocuğu korumayı başarmıştır. O, kendini tanıma yolunda olan, araştırmakta olan insandır. Hepimizde var olan çocuğu korumaya çalışan bir yetişkindir. Bunu kurduğu şu cümlelerden anlayabiliriz. Deseniz ki: “Kırmızı kiremitli güzel bir ev gördüm. Pencerelerinde saksılar, çatısında kumrular vardı”, bir türlü gözlerinin önüne getiremezler bu evi. Ama “Yüz bin liralık bir ev gördüm,” deyin, bakın nasıl “Aman ne güzel ev!” diye haykıracaklardır

.(DEVAM EDECEK)

Yorumlar


© 2021 İstanbul - Türkiye

bottom of page