Düşünü-YORUM
- rizakati

- 2 Nis 2021
- 3 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 29 May 2021
Her imkan bir imtihan, her imtihan bir imkandır.

2015 yılına kadar izini takip ettiğim ama ilk kez kimin söylediğini bulamadığım bu söz medyada çok paylaşılıyor bu günlerde. Bilgece bir söz olduğunu kabul ediyorum ve hem imkânın, hem de imtihanın hakkını vermek için akıl, hikmet ve iradeyi kuşanmak gerektiğine inanıyorum. Bir başka deyişle: Her kazanç bir kayıp, her kayıp bir kazançtır. Kazanmak ve kaybetmek, sadece maddi ölçülerle değerlendirilecek bir mesele değildir. Ayrıca “kazandık” diyenlerin sonunda kaybettiği, “kaybettiğini sananların da sonunda kazandıkları çok görülmüştür.
Her imkân, aynı zamanda bir imtihandır ve bir başka mecraya açılmaktır. İnsan imkânın imtihan olduğunu fark etmeli, farkında olmalı. Hem hayatın tümü de Müslümanlar için bir imtihan değil mi? Herkese içinde bulunduğu koşullar ve imkânlar kadar bir imtihan sunulur. İnsan, türlü imkânlarla donatılarak imtihan için dünyaya gönderilen akıllı ve iradeli bir varlıktır. Onun için dünya hayatı önemlidir, çünkü ahretteki ebedî güzellik ve mutluluğu kazanması dünya hayatını değerlendirmesine bağlıdır. Eğer insan, Allah’ın verdiği imkânları ve içinde bulunduğu şartları; doğru, yerinde ve yeterli düzeyde kullanır ve gözetirse dünya imtihanını kazanır ve ahrette ebedî güzelliğe/mutluluğa erişir.

Demek oluyor ki, Cenabı Hakkın insana verdiği her şey bir imtihan. Bundan şu da anlaşılmalıdır ki menfi musibet sandığımız, aslı itibarı ile imtihanlarımız olmakla birlikte, zenginlik, kariyer, eş, evlat gibi nimet olarak gördüğümüz ve hoşnut olduklarımız da, eğer hakkını veremiyorsak geçerli not alamayacağımız bir sınavdır.
Hz . Ömer, “Biz, yoklukla, kıtlıkla imtihan olduk kazandık. Varlıkla imtihan olduk, kaybettik” derken bunu kastetmektedir.
Müslümanlar, bu dünyanın bir imtihan yeri olduğuna ve Allah'ın kendilerini imtihan etmek üzere yarattığına inanırlar: Başa gelen her şey, bu imtihanın birer parçasıdır ve imtihan sadece sıkıntı ve zorluklarla ilgili değildir. Verilen her türlü nimet ve sunulan her türlü imkân da bu imtihanın gereğidir: Yani nasıl, korku, açlık, yoksulluk, hastalık, ölüm vb sıkıntılar imtihansa; rahatlık, tokluk, zenginlik, sağlık ve hayatın tamamı da imtihandır.
Nedense imtihan denilince aklımıza daha çok zorluklar geliyor. Başka bir deyişle, zor zamanlarımızda imtihanda olduğumuzu hatırlıyoruz. O zaman Allah'a daha çok ihtiyaç hissediyor ve O'na daha çok sığınma gereği duyuyoruz. Başka çaremiz de yok zaten. Ama unutmayalım ki dine uzak olanlar, hatta Allah'a inanmayanlar bile altından kalkamadıkları bir zorlukla karşılaştıklarında dua etmeye başlıyorlar. "Ateizm uçak sallanana kadardır" şeklindeki meşhur sözü hatırlayalım.

Ama galiba hayırla, yani nimetlerle, imkânlarla, kısaca varlıkla imtihan edilmenin pek farkında değiliz. Rahatımız yerindeyse, işimiz tıkırındaysa unutuveriyoruz, unutmazsak bile gevşiyoruz. İbadetlerimizin, dualarımızın tadı kalmıyor. "Biz başardık, biz kazandık, bizim aklımız, bizim gayretimiz… Deyiveriyoruz farkına varmadan; dilimiz demiyor belki ama alttan alta böyle düşünüyoruz sanki. Ta ki, bir hastalık, bir ölüm, bir sıkıntı, işimizde bir daralma olana kadar… O zaman yeniden yöneliyoruz Allah'a.
Oysa Allah, başımız sıkıştığında lambadan çağıracağımız, "ne dilersen dile benden” diyen, işimiz bitince de yerine göndereceğimiz, emrimize amade bir cin değil.
Biz 'Onun değil, O bizim sahibimiz. Yaratan da yaşatan da, sahip olduğumuzu düşündüğümüz her şeyi bize veren de O. Ve O, sıkıntı anında sabretmemizi istediği gibi, rahatlık zamanında da şükretmemizi istiyor. Verdiği nimetlere karşılık, onu vereni hatırlamamızı/hiç unutmamamızı, verdiği sağlık ve afiyeti, malı mülkü, her türlü imkânı, O'nun istediği yolda ve istediği ölçülere göre değerlendirmemizi istiyor.
O zaman soralım kendimize: İmtihanımız nasıl gidiyor?
Kısa not:22 Şubat 2019 ‘da Spor Toto Süper Lig'de Göztepe'yi 3-1 mağlup eden Trabzonspor'un teknik direktörü Ünal Karaman, müsabakanın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunurken, şu ifadeleri kullandı:
“Hayata şöyle bakarız biz: Her imkânı bir imtihan gibi görürüz, her imtihanı da imkân. Biz bu kardeşlerimize bir imkân verdik. Onlar öğrenmeye devam ederek, yarışacaklar, acı çekecekler, çile çekecekler, daha çok gayret gösterecekler ama oldum demeyecekler.” (A.A. Ali Korkmazın haberi. 22.02.2019)








Sardıkça yolu acı ve elem
Ruhun marifeti bilenecek
Tam bitecek iken nefes
Rabb,in rahmeti yetişecek
Her imtihanı imkana dönüştürenlerden olmak dileğiyle elinize sağlık.