top of page

Son Otobüs - Nazım Hikmet Ran

  • Yazarın fotoğrafı: mrkati
    mrkati
  • 20 Nis 2021
  • 1 dakikada okunur

Hakan Güller'in sesinden



Gece yarısı. Son otobüs.

Biletçi kesti bileti.

Beni ne bir kara haber bekliyor evde,

ne rakı ziyafeti.

Beni ayrılık bekliyor.

Yürüyorum ayrılığa korkusuz ve kedersiz.


İyice yaklaştı bana büyük karanlık.

Dünyayı telaşsız, rahat seyredebiliyorum artık

Artık şaşırtmıyor beni dostun kahpeliği,

elimi sıkarken sapladığı bıçak.

Nafile, artık kışkırtamıyor beni düşman.

Geçtim putların ormanından baltalayarak

ne de kolay yıkılıyorlardı.

Yeniden vurdum mihenge inandığım şeyleri,

çoğu katkısız çıktı çok şükür.

Ne böylesine pırıl pırıl olmuşluğum vardı,

ne böylesine hür.


İyice yaklaştı bana büyük karanlık.

Dünyayı telaşsız, rahat seyredebiliyorum artık.

Bakınıyorum başımı kaldırıp işten,

karşıma çıkıveriyor geçmişten

bir söz

bir koku

bir el işareti.


Söz dostça,

koku güzel,

el eden sevgilim.

Kederlendirmiyor artık beni hatıraların daveti

hatıralardan şikayetçi değilim.

Hiçbir şeyden şikayetim yok zaten,

yüreğimin durup dinlenmeden

kocaman bir diş gibi ağrımasından bile.


İyice yaklaştı bana büyük karanlık.

Artık ne kibri nazırın, ne katibin şakşağı.

Tas tas ışık dökünüyorum başımdan aşağı,

güneşe bakabiliyorum gözüm kamaşmadan.

Ve belki, ne yazık,

hatta en güzel yalan

beni kandıramıyor artık.

Artık söz sarhoş edemiyor beni,

ne başkasınınki, ne kendiminki.


İşte böyle gülüm,

iyice yaklaştı bana ölüm.

Dünya, her zamankinden güzel, dünya.

Dünya, iç çamaşırlarım, elbisemdi,

başladım soyunmağa.

Bir tren penceresiydim,

bir istasyonum şimdi.

Evin içerisiydim,

şimdi kapısıyım kilitsiz.

Bir kat daha seviyorum konukları.

Ve sıcak her zamankinden sarı,

kar her zamankinden temiz.


NAZIM HİKMET RAN

(1902-1963)

 
 
 

Yorumlar


© 2021 İstanbul - Türkiye

bottom of page